Çetin Bey muayenehanesini Fındıkzade’den Teşvikiye’ye taşımıştı. Anadolu yakasından geldiğimiz
için, arabayı Kadıköy’e bırakıp vapurla Beşiktaş’a geçmiş, oradan da minibüs le
muayenehaneye gitmiştik. Bu detayı şu sebepten ötürü veriyorum: Mehmet pekala
normal her insan gibi araba kullanabiliyor, iniyor biniyor, yürüyor yani tek
başına her işini görebiliyordu.
Aradan geçen 2 seneden sonra Çetin Bey bizi hatırlamadı. Ama
Mehmet hikayesini anlatırken yine Afrika’dan bahsedince Çetin Bey hemen
hatırladı. Mehmet, ilaçlarını kullanmayı bıraktığını, diyetine önem
vermediğini, sigara içmeye devam ettiğini tek tek itiraf etti. Çetin Bey
kontrole gelmemiş olmasının çok büyük bir hata olduğunu söyledi ama Mehmet’i
yine iyileştireceğini söyleyip iyi bir moral de verdi. Ancak sigara konusunda
sağlam bir fırça da attı.
Mehmet’i elle muayene ettikten sonra kan tahlili ve tam
batın bilgisayarlı tomografisi istedi. Crohn ilaçlarına yani Immuran ve
Budenafalk’a tekrar başlamasını söyledi. Daha sonra tekrar kontrole gelmesini
istedi.
Yine yakınımızdaki Özel Ersoy Hastanesine giderek kan
tahlilini ve bilgisayarlı tomografiyi çektirdik. Çektirmesine çektirdik ama Mehmet
için tomografi öncesi verilen 1 litre sulandırılmış ilacı içmek zulüm olmuştu.
Çünkü karnı şişti ve çok zor içiyordu. Hastane, Tomografi çekildikten sonra
rapor vermek için önceki eski tomografilerimizi getirip göstermemizi istedi,
onlar gelmeden rapor vermeyeceğini söyledi. Açıkçası biz de hiçbir zaman eski
tomografilerimizi götürmediğimizden raporumuzu alamadık. Sadece CDyi aldık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder