15 Mart 2016 Salı

Şubat 2016’da başlayan ve bir türlü geçmeyen ishal…

Mehmet’in Çapadan taburcu olduktan sonra oldukça sağlıklı bir dönem geçirdiğini, normal hayatına devam edebildiğini söylemek mümkündür. Bu dönem içinde 83kg ağırlığa kadar ulaşmıştı. 1.83m boyu ile vücut kitle endeksi normal sınırlar içinde idi.

Ancak Şubat 2016’da bir ishal başlamış ve günler geçmesine rağmen bir türlü geçmek bilmemişti. Kendindeki kilo kaybını fark ediyordu. Her zaman giydiği tişörtler pantolonlar yavaş yavaş bol gelmeye başlamıştı.

Artık bir doktora görünmesi gerektiğine kanaat getirmişti. Ancak geçtiğimiz dönem içinde kendi doktoruna yani Çetin Karaca’ya hiç kontrole gitmemiş olmanın verdiği bir mahcubiyet vardı. O nedenle önce yakınımızdaki bir özel hastaneye gittik. Mart 2016’da Özel Kurtköy Ersoy Hastanesi Dahiliye bölümünden bir randevu alıp şikayetimizi anlattık. Doktor bey, Mehmet’i dinlerken tek tek notlarını alıyordu ve Mehmet Crohn hastası olduğunu söylediğinde birden başını kaldırıp Mehmet’i daha dikkatle dinlemeye başladı. Doktorun o sıra söylediği şey hala kulağımda:”Crohn öyle bir sinsi hastalıktır ki ilaçlarını kullanır ve onunla mücadele edersen baskın tutabilirsin ama ilaçlarını kullanmazsan hemen baş kaldırır ve seni perişan eder” demişti. Durum böyle olunca, Mehmet’e kesinlikle kendi doktoruna kontrole gitmesini tavsiye etti. Belki Crohn’dan kaynaklanmayan bir sebepten ötürü ishali vardır düşüncesiyle bir iki tane ilaç verdi, bir hafta kullanmasını ve geçmezse mutlaka doktoruna gitmesini söyledi.


Doktorun verdiği ilaçlar tabi ki fayda etmedi. Mehmet’in ishali devam ediyordu. Bir taraftan Mehmet’in morali bu duruma iyice bozulmaya başladı ve mahcubiyetini bir kenara bırakıp Prof. Dr.Çetin Karaca’dan randevu aldı.